Mobile menu

Dünya Şampiyonası Unvan Maçı

IMG 7247Hindistan'ın Chennai şehrinde Hyatt Regency Otel'de devam eden 2013 Dünya Şampiyonluğu Unvan maçının üçüncü oyunu beraberlikle noktalandı. Üçüncü oyunun ardından FM Alper Efe Ataman'ın yorumlarını ve hazırlamış olduğu yazıyı aşağıda bulabilirsiniz;

Dünya Şampiyonu Anand ile Magnus Carlsen arasındaki unvan maçının 3. partisi de sona erdi. Birçok otorite ve satranç sever tarafından maçın ağır favorisi olarak lanse edilen Norveçli Carlsen için işlerin şimdilik yolunda gitmediği, en azından zafere giden yolun çetrefilli olacağı açık. Maçın çok zorlu geçeceğini çeşitli platformlarda savunan isimlerin başında ise, muhtemelen en çok unvan maçı deneyimine sahip, Garry Kasparov’un geldiğini unutmayalım. Belki de fikir sahibi olabilmenin temel şartlarından biri bilgi sahibi olmaktır, ne dersiniz?

Tarafların birbirlerini tarttıklarını söylersek pek de yanılmayacağımız ilk 2 partinin ardından, satranç severler bekledikleri ‘kanlı’ mücadeleye 3. partide tanık oldular. 1 Af3 hamlesiyle başlayan oyunda Carlsen’in ilginç vezir hamleleri ve biraz da zorunluluktan kaynaklanan nihai vezir manevrası dikkat çekiciydi: Va4+ – Vxc4 – Vc1 – Vf4 – Vg4 – Vh3 – Vh1!

carlsen1

Ancak oyunun devamında, beyazların karşı karşı kaldığı sorunların önemli bir nedeni de belki de vezirin etkin şekilde kullanılamaması olmuştu. Öyle ya, Carlsen rakibin baskısını nötralize edip, vezirini oyuna yeniden dahil edebilmek adına piyon vermekten kaçınmadı. Konumsal anlamdaki bu doğru değerlendirmesiyle, kendi ifadesiyle ‘korkutucu’ olan pozisyonu, kısa zaman içinde ters-renkli fillerin var olduğu bir, nispeten eşite yakın bir konuma taşıyabildi.

Yüzeysel bir bakış açısıyla, mücadeledeki en önemli silahımızın tahtanın köşesinde konumlandırılmasının en hafif ifadeyle ‘yanlış’ olacağı söylenebilir. Ancak Réti, Nimzowitsch gibi hipermodern satranç ekolünün temsilcilerinin 20. yüzyılın başlarında ortaya koyduğu örnekler, böylesine keskin bir yargıda bulunduğumuzda esas yanlışa bizlerin düşeceğini gösterir. Şimdi vezirin tahtanın köşesinde de etkili olabileceğini gösteren örnekler paylaşmak istiyorum.

Richard Reti – Akiba Rubinstein
Karlsbad 1923, [A07], (FM Ataman)

1 Af3 d5 2 g3 Af6 3 Fg2 g6

Chennai’de Carlsen’in Réti’yi, Anand’ın da Rubinstein’ı örnek aldıkları söylenebilir mi? Bu gerçekçi bir beklenti olamaz. Ancak Anand’ın Wijk aan Zee’deki Aronian galibiyetinin ardından verdiği demeçlerde klasiklerin kendisi için olan önemini, Rotlewi-Rubinstein partisiyle kurduğu benzerlikle göstermişti.

4 c4 d4

3. partiyle incelediğimiz örnek arasındaki temel fark, Rubinstein’ın dördüncü hamledeki tercihi ile Anand’ın …dxc4 yaklaşımı. Siyahlar bu konumda merkezde alan kazanmayı amaçlarken, …dxc4 alışlarının ardından aktif taş oyunu fikri bulunur.

5 d3 Fg7 6 b4!

Fil g7-karesinden geliştikten sonra neden vezir kanadında alan kazanılmasın? Daha önemlisi, b4-sürüşü dolaylı yoldan d4-piyonunun yalnızlaştırılması fikrini de ortaya koyar. Artık d4-piyonunun …c5-sürüşüyle desteklenmesi çok daha kolay olmayacaktır.

6…0–0 7 Abd2 c5 8 Ab3! cxb4 9 Fb2! (D)

2

Böylece beyazlar sanki iyi bir Benko konumu oynamaktaydı. d4-piyonu karşısındaki baskının arttırılması önemli.

9…Ac6 10 Abxd4 Axd4 11 Fxd4 b6 12 a3!?

Benko Gambiti’mi demiştik?

12…Fb7 13 Fb2

Amaca en hızlı şekilde ulaşmak her birimizin hedefi, ancak rakibin taktik anlamdaki fikirlerine de dikkat edilmeli: 13 axb4? Fxf3 ve takiben …Vxd4.

13…bxa3 14 Kxa3 Vc7 (D)

3

Beyazlar açılıştan hafif de olsa bir üstünlük elde etti: sağlam piyon yapısı, rakibin a-b piyonları karşısında baskı oluşturulabilecek yarı-açık hatlar ve net oyun planı. Reti’nin göreceğimiz hamlesiyle hem vezir kanadındaki, hem de uzun çaprazdaki baskı arttırılacak.

15 Va1!

Köşedeki vezir siyahların konumu üzerinde ciddi bir baskı oluşturacak. Bu olumsuzluğu b2-filinin ortadan kaldırılması dahi değiştiremez.

15…Ae8 16 Fxg7 Axg7 17 0–0 Ae6 18 Kb1 (D)

4

Gelişimin tamamlanmasıyla bir konum değerlendirmesi yapmanın vakti geldi. Materyal anlamda eşit olan konumda, beyaz piyonların tek bir adadan oluşması rakibin rahat bir şekilde hedef alabileceği bir zayıflık bulmasına izin vermez. Ayrıca taşlarını ideal noktalara yerleştiren beyazlar artık merkezden yapacağı piyon sürüşleriyle alan avantajını arttırmaya da hazır. Siyahların herhangi bir kaba hata yapmadan sıkıntılı bir konumda kalması ise gerçekten de dikkat çekici.

18…Fc6 19 d4 Fe4 20 Kd1

Nasıl olsa c4-piyonu bir tabu: 20…Vxc4?? 21 Ad2.

20…a5 21 d5!

İlk temas: beyazlar c5-karesini siyah atın kullanımına bırakıyor, ancak bunun karşılığında d4-karesini de kendi atının erişimine açıyor. At bu noktadan rakip hedeflere daha yakın olabileceği gibi, c6-gibi etkili bir istikamette de yol alabilir.

21…Ac5 22 Ad4 Fxg2 23 Şxg2 Kfd8 24 Ac6 Kd6

Fillerin ortadan kalkması ve atların nispeten ideal konumlara yerleşmesiyle sıra ağır taşlara geldi.

25 Ke3 Ke8 26 Ve5! f6

Rakibimizin baskı kurduğu alanda piyon sürüşleri yapmak tavsiye edilmez, ancak ya bu durum bir zorunluluksa. e7-piyonu karşısındaki baskıyı savuşturabilmenin tek yolu 26…f6’ydı: 27 Axe7+ Şf7 siyahlara üstündür.

27 Vb2

Vezir şimdi gözünü b6-zayıflığına çeviriyor.

27…e5?!

Fırsatın kaçırılması açısından şüpheli, çünkü 27…Kxc6!? 28 dxc6 Vxc6+ ile etkili savunma şanslarına sahip olunabilirdi.

28 Vb5 Şf7 29 Kb1 Ad7 30 f3 Kc8 31 Kd3 e4

Ata daha etkili bir kare bulmak adına çaresizlik içinde yapılmış bir feda. Ancak Réti soğukkanlılığını korumayı başarmış.

32 fxe4 Ae5 33 Vxb6!

Rubinstein’ın cesaret edemediğine, Réti gönüllü olarak giriyor. Öyle ya, kalite fedasının kabulü sonrasındaki etkili beyaz piyonlar siyahları sıkıntılı bir durumda bırakabilirdi.

33…Axc6 34 c5!

Etkili bir ara hamle (=zwischenzug).

34…Kd7 35 dxc6 Kxd3 36 Vxc7+ Kxc7 37 exd3 Kxc6 38 Kb7+! Şe8 39 d4

Beyaz piyonların etkinliği sebebiyle oyunun geri kalanı herhangi bir yoruma ihtiyaç duymaz.

39…Ka6 40 Kb6 Ka8 41 Kxf6 a4 42 Kf2 a3 43 Ka2 Şd7 44 d5 g5 45 Şf3 Ka4 46 Şe3 h5 47 h4 gxh4 48 gxh4 Şe7 49 Şf4 Şd7 50 Şf5 1–0

Réti, ön yargılarımızdan sıyrılmamız gerektiğini bizlere oyundaki hamleleriyle gösterdi. Eğer tahtanın kenarında ya da köşesinde olan taşlarımız, amaçlı bir şekilde kritik bölgeler üzerinde bir etkide bulunabiliyorsa, konumlandıkları noktalardan ziyade, ortaya koyduğu etkiler önemli kazanır.

Şimdi inceleyeceğimiz çarpıcı örnek belki hipermodern ekolün temsilcilerinden değil, ancak ‘modern’ zamanlardan:

Predrag Nikolic – Jeroen Piket
Wijk aan Zee 1997, [D77], (FM Ataman)

1 d4 Af6 2 Af3 g6 3 g3 Fg7 4 Fg2 0–0 5 c4 d5

g3’lü Şah-Hint mi derken, Fianchetto Grünfeld’e ulaştık. Siyah taşların kurulumları açısından çok benzerlik taşıyan bu sistemde, d-piyonunun yerinin (-d6, ya da d5-karesi) tarafların planları üzerinde ciddi etkide bulunması gerçekten de enteresan. Şah-Hint Savunması’nda merkezin genellikle kapanması mücadeleyi kanatlara taşırken, Grünfeld’te c4-d5 piyonları arasındaki gerilim, çoğu zaman d-dikeyinin açılması sonucunu ortaya koyuyor.

6 0–0 dxc4

İstikamet belirlendi. Siyahlar Anand’ın belirtilen oyundaki yaklaşımına benzer şekilde aktif taş oyununu temel alan bir planı tercih ediyor.

7 Aa3

“Kenardaki atlar nemruttur” Tarrasch’ın meşhur ifadesi. Ancak atların merkeze, ya da önemi noktalara doğru hedefleri varsa zaman zaman bu türden manevralara başvurmaları da mümkün. Aynı Kapalı İtalyan-İspanyol konumlarında gözlenen Af3-h4-f5 manevraları gibi.

7…Ac6

7…c5 hamlesiyle d4-piyonu karşısındaki baskıyı arttırmak Grünfeld’in ruhuna daha uygun, ancak oyundaki seçimin de mantıklı olması kararı bir tercih meselesi yapar.

8 Axc4 Fe6

Tempoyla gelişim.

9 b3 a5!

Piyon zincirleri sabit duruşları sebebiyle rakip piyonların birçok zaman hedefi olurlar. Siyahlar da burada uygun anda …a5-a4 sürüşüyle b3-piyonunu baskı altına almak istiyor olmalı.

10 Fb2 Fd5

Planın bir diğer parçası da, önce g2-filinin etkisini ortadan kaldırmak, ardından büyük çaprazda söz sahibi olmaya çalışmaktı.

11 Kc1 a4 12 bxa4

Beyazlar da rakibin a-dikeyindeki oyununu karşılayabileceği düşüncesiyle bu alışı tercih ediyor. Haklı olanın hangi taraf olduğu birazdan ortaya çıkacak.

12…Ka6!

İncelenen oyunun yazımıza örnek olmasının hazırlayıcısı aslında kalenin bu çıkışıydı.

13 Afe5 Fxg2 14 Şxg2 Va8! (D)

5

Réti’nin takdir edeceği, klas bir hamle. Aynı Rubinstein karşılaşmasında olduğu gibi vezir uzun çaprazdan konum üzerinde etkide bulunmayı amaçlıyor. Ancak buradaki fark, henüz büyük çaprazın kapalı olması.

15 Axc6 (D)

6

a-dikeyinin kapalı tutulması adına yapılacak 15 a5 hamlesi, büyük çaprazdaki fikirler sayesinde etkili şekilde yanıtlanır: 15…b5! 16 d5 Axe5 17 Axe5 Axd5 18 Şg1 Kxa5 ve siyahlara açık üstünlükle. Dolayısıyla beyazlar a-piyonunun savunulması adına vakit kazanmaya çalışıyor.

15…bxc6!

Doğru alış işte bu şekilde. Doğal görünümlü 15…Kxc6 16 Şg1 Ka6 17 a5 varyantıyla beyazlar piyon önde kalırdı (Watson).

16 a5 c5+

Böylece vezin büyük çaprazda sahip olduğu etkiyi resmiyete döküyor.

17 Şg1 Kd8 18 e3 cxd4 19 exd4 Ae4

Siyahlar şimdiden oldukça rahat bir konum elde etti. Bir başka enteresan mücadelede siyahlar bu defa şah kanadındaki kanat piyon sürüşüne başvurmuş ve yine etkili bir konum elde etmişti: 19…h5!? (Pingitzer-Topakian, Avusturya Takımlar Şampiyonası 1996)

20 Vf3

Siyahların ortaya koyduğu …Ag5! tehdidini engellemek adına piyonu geri vererek, ancak materyal üstünlüğünden vazgeçilmesi de rahatlamayı sağlayamayacak.

20…Fxd4 21 Fxd4 Kxd4 22 h4

22 Kc2 Kf6 23 Ve3 Axf2!! 24 Kcxf2 Kxc4 25 Kxf6 exf6 26 Kxf6 Kc2 27 Kf2 Kxf2 28 Şxf2 Vxa5 (Piket).

22…Kf6 23 Ve2 Va6 24 Kc2 Ke6 25 Ae3 Vxa5

Siyahlar artık hem piyon önde, hem de daha aktif taşlara sahip olduğundan, puana ulaşmak yalnızca teknik bir mesele olacak.

26 Kb1 h5 27 Kb8+ Şg7 28 Şg2 c6 29 Kc8 Axg3 30 fxg3 Kde4 31 K8xc6 Kxe3 32 Kxe6 Vd5+ 33 Şh2 Vxe6 34 Vb5 Vg4 35 Kg2 e5 36 a4 Ke1 37 Kf2 Ve4 38 Kg2 Ka1 39 Vb6 Kxa4 40 Kf2 Vd5 0–1

Elbetteki bu yazımızla vezirlerin tahtanın kenarında çok etkili olduklarını ispatlamaya çalışmıyoruz. Amacımız, satrançta ön yargılarımızdan sıyrılarak her konuma özgün şekilde yaklaşmanın doğruluğunu gözler önüne serebilmek. Modern Satranç Stratejisinin Sırları kitabından bunları öğrenebildiysek, ne mutlu bize.