"Lig gerçekten ilgi çekici"
Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün birinci masası Azeri GM Shakhriyar Mamedyarov ile sohbet ettik;
Anastasia Karlovich: Uzun yıllardır Türk liginde oynuyorsun. 2004 senesinde ligin parlak takımlarından Eczacıbaşı kadrosunda yer alarak üç kez lig şampiyonluğunu tattın. Şimdi de BJK takımında mücadele ediyorsun. Türkiye İş Bankası ligini geçmiş yıllar ile karşılaştırır mısın?
Shakhriyar Mamedyarov: Öncelikle Türkiye İş Bankası Satranç Liginde oynamayı çok sevdiğimi, burada pek çok arkadaşımın olduğunu söylemeliyim. Kısa bir süre önce Amsterdam'da gerçekleşecek ilginç turnuvalardan birine, ACP turnuvasına davet edildim. Fakat burada oynamak istediğim için ve önceden netleştiği için kararımı değiştirmeyip buraya geldim.
İş Bankası Ligi'nin oldukça kuvvetlendiğini söyleyebilirim. 2003 senesinde ligde oynarken 15 maçın 15'ini de kazandığımı hatırlıyorum. O zamanlar birinci masada veya 20 yaş altı masasında oynuyordum. Asıl komik olanı Vugar Gashimov'un birinci masada 13'te 13 yaparak benim arkamdan ikinci olmasıydı. Bizim o dönemde elde ettiğimiz başarıyı şu anda kimsenin elde edebileceğine inanmıyorum. Çünkü şu anda oyuncular çok güçlü.
Şu ana kadar beş maç yaptım ve Elo ortalaması 2680. Ligde 2700 üzeri pek çok oyuncu bulunuyor. Birinci masalarda güçlü oyuncularınızın olması maalesef yeterli değil. Önemli olan alt masalarda da iyi oyunculara sahip olmanız. Buradaki kulüpler ilk altı masalarıyla, ya da olimpiyattaki gibi ilk dört masalarıyla yarışabilselerdi eminim ki hepsi ilk üçe oynarlardı. Ne olursa olursa olsun bu lig gerçekten ilgi çekici.
Geçen yıllarda isminiz Beşiktaş'ın ana listesinde yer aldı fakat lige gelmediniz. O zamandan bu yana ne değişti?
Geçen sene Beşiktaş sponsor sıkıntısı çekti, güçlü oyuncuları çağıramadı ve az kalsın birinci ligden düşüyordu. Bu sene bu sıkıntıyı çözdüler ve üç yabancı oyuncu davet ettiler. Böylece durumlarında gözle görülür bir değişim oldu. Bunu şu anki durumdan da kolayca anlayabilirsiniz.
Lig sizin için nasıl gidiyor?
Şu ana kadar beş maç oynadım. İlk maçlarda riskli oyunlara imza attım. Adams ile olan maçımın oldukça ilginç olduğunu söyleyebilirim. Fakat daha iyi pozisyonda kalacağımı ve kazanç için şanslarım olacağını gördüğümden hala piyon fedasının iyi bir fikir olmadığını düşünüyorum.
Malakhov ile olan partide ise rakibim kendini oldukça iyi savundu, tabii bu savunmada sanıyorum kendisine yardımım dokundu. Oyunu en başında onun için kolay olmayacak şekle sokabilirdim. Malakhov'un oyun sonunda piyon fedasının ardından konumu berabere yapma düşüncesini hafife aldım.
Arkadaşım Vasif Durarbeyli ile olan maçta oldukça komikti. Açılışta bana beraberlik teklif etti ve kabul etmedim. Üç hamle sonra pozisyonumun artık iyi olmadıgnı farkettim. O anda beraberlik teklif etme sırası bende, reddetme sırası ise ondaydı. Oynamaya devam ettik ve parti en sonunda beraberlikle noktalandı. Bu ligde oynadıgım en ilginç oyundu diyebilirim.
Ernesto Inarkiev'e karşı kazandığın parti hakkında neler söylersin?
Oyun sırasında açılışı çok doğru oynadığımdan emindim. Ancak çok hızlı oynadığım için varyantı karıştırdım. Açılışta Siyahı avantaja götürecek kötü bir hamle yaptım. Oyun sırasında Ernesto benim için yeni olan bir hamle yaptı ve nedense bu hamlenin hatalı olduğunu düşündüm. Bu hamlenin ardından avantajı geri alabilmek için doğru hamlelere ihtiyacım vardı. Oyunun sonuna kadar o hamlenin hata olduğunu düşündüm(gülüyor). Varyantı bildiğimi sandım fakat herşeyi birbirine karıştırmıştım. Daha sonra girdiğimiz oyun sonunu iyi oynayarak kazandım.
Maçtan sonra programa baktığımda; rakibimin oyunun bir yerinde yapacağı fil fedasının ardından net olmayan fakat şanslarla dolu bir pozisyona girebileceğini gösterdi.
Buraya Dünya Hızlı ve Yıldırım Şampiyonaları'nın hemen ardından geldin. Bunlar oldukça zorlu turnuvalar. Dinlenmek için zamanın oldu mu?
Orada beş günde 45 parti oynadım ve zaten yorulmuştum. Hızlı satrançta elde ettiğim sonuçlar beni şaşırttı. Çünkü genelde yıldırımı çok daha iyi oynarım. Yıldırım oynamak için enerjimin tükendiği ortadaydı. Bunu da 30 oyunun 5'inde vezir uyumamdan anlayabilirsiniz.
Kulübüm bana dinlenebilmem için bir kaç gün verdi, böylece toparlanmış oldum.
Kendiniz gibi satranç sporcusu olan takım kaptanınız Umut Atakişi'ye dinlenmek zorunda olduğunuzu söylemek kolay oldu mu?
Kulüple ilişkilerim oldukça iyi. Umut benim çok yakın arkadaşım, bu nedenle herşeyi aramızda tartışıp doğru kararı vermek çok kolay. Adams ile olan partide yaptığım garip hamlelerin ardından bana dinlenmem gerektiğini söyleyen de oydu. Onunla her akşam yıldırım oynuyoruz (gülüyor). Bu bizim dinlenme şeklimiz. Umut her konuda çok yardımcı, herkesin ruh hali iyi. Burada olmamın asıl nedeni de budur.
Çeviri: Fatma Koç Öztürk